15 Şubat 2012 Çarşamba

KÂŞİFLERİNİ BEKLEYEN KENT SARDES/SALİHLİ





Tanrı bizlere öyle güzel bir dünya sunmuş ki sözcüklerle tanımlamakta güçlük çekiyorum. Bu güzelim dünyanın sanki tamamını keşfetmişiz de şimdi kirletmeye başladık. Acaba keşfedilmeyi bekleyen bakir mekânlar tükendi mi? Hayır. Yeni keşifler için gözünü uzaya çeviren insanoğlunun yer küremizde keşfedeceği daha o kadar çok mekân var ki…
Örneğin; Oldukça temiz havası, bol suyu, verimli, bereketli toprakları, art niyet düşünmeyen saf ve temiz insanları olan Türkiye’yi ne kadar biliyoruz?  

 Bu yazımızda size Türkiye’nin en çok gezilen ama henüz keşfedilmemiş bakir bir bölgesini tanıtacağım.
Önce Belediyesinin sloganlaştırdığı “Keşfedilmeğe Değer Kent” Salihli’yi tanıtmakla başlayalım; nüfusu 100 bin kişiyi aşmış, Anadolu’nun birçok ilinden büyük, alt yapısıyla, çevre düzenlemesiyle, kültürel ve tarihsel değerleriyle çağdaş, şirin bir kent.
Anadolu Piramitleri; Bintepeler
Bir tarafta, dünyanın ilk ve büyük olarak inşa edilmiş Artemis Tapınağı, diğer tarafta görkemi ile insanı büyüleyen Gymnasium’u. Dünyanın üçüncü, Anadolu ve Avrupa’nın ilk antik Sinagog’u ile Lidya Krallığına başşehirlik yapmış Sardes ören yeri.
 Krallığın soylularına ebedi istirahat yeri olmuş kilometrelerce kare alana yerleşmiş, tam 119 adet “Anadolu Piramitleri” Tümülüs mezarlar, tarihi Kız Köprüsü, Su Uçtu şelalesi, Adala kanyonu, Attalos At çiftliği, termal otel ve kaplıcaları ile bezenmiş Salihli.
Artemis Tapınağı
Doğa, tarih, kültür ile harmanlanmış bereketli topraklar. Mevsimine göre, başınızı çevirdiğiniz her yönden üzüm, kiraz, zeytin, şeftali, kayası, çilek, domates, biber, patlıcan, pamuk ve adlarını belki de ilk defa duyacağınız onlarca çeşit sebze ve ot yeşilliği ile karşılaşıyorsunuz.
 Yeraltından kaynayarak çıkan termal sular sadece termal otel ve kaplıcalarda değerlendirilmiyor;  kentin büyük bir bölümünde ısınma aracı, çevredeki seralarda sebze ve meyve üretiminde de kullanılıyor.
Ege bölgesinin nerede ise tam yüreğinde, İzmir-Ankara D–300 yolu üzerinde, denize uzaklığı 100 km civarında olan bu yerleşimleri henüz keşfedemeyişimizi ne ile açıklamalıyız? Bilgisizlikle mi, ilgisizlikle mi?
Sardes Antik Kenti: Tarihi İÖ 2000’lere dayalı bu kenti tüm dünya gibi bizde “Karun kadar zengin” deyimi ve parayı icat etmeleri ile tanıyoruz. Ama Karun nerede yaşamıştır? Parayı icat ettikleri yer neresidir? diye merak edip görmeyi düşünmemişiz.
Oysa yaklaşık bir asır süren arkeolojik kazılar sonucu ortaya çıkartılan eserler birçok antik kent kalıntılarını gölgede bırakacak kadar görkemli ve gizemli. Örneğin Artemis Tapınağı; benzerleri içinde ilk yapılanı ve 44 m X 67,5 m ile en büyük olanıdır. Duvarlarından birinde paranın icadından sonra belki ilk bankacılık işleminin burada yapıldığını yazan bir yazıt bulunmaktadır. 1. derece deprem kuşağında olduğundan tarih içinde defalarca yıkılıp tekrar inşa edilmiş ama buluntulardan anlaşıldığına göre yine de inşa halinde yarım kalmış bir görüntüsü vardır. 
Bizans Kilisesi
 Artemis tapınağının batı yönünde bir altar (Adak yeri) vardır. Xenophon, İÖ 401 yılında yazdığı Anabasis=Sefer adlı eserinde bu altardan ilk defa söz eden kişidir. Artemis Tapınağının doğu yönü, sağ köşesinde küçük bir kilise bulunuyor. Burası, putperestliğin terk edilmesinden sonra, İS 400 yıllarında yapılmıştır. İncil’de adı geçen 7 kiliseden biri de Sardes Kilisesidir.
Gymnasium ve Roma termal havuzu; Roma imparatorluğu döneminin önemli yapıtlardan biri olan Gymnasium ve Hamam birleşik yapısı, Anadolu’daki benzerleri arasında en büyük ölçüde yapılmış olanı ve Sardes kentinin en gösterişli bölümüdür. Tam 23.000 m2 alan üzerine inşa edilmiştir.1972 yılında restore edilen bu bölüm, uzaktan görüldüğünde bile ilgi çekmekte, merak uyandırmaktadır.
Gymnasium/Sardes
Bu görkemli yapıyı birçok gezgin Efes’teki kütüphane binasına benzeterek kütüphane diye kaydederler. Aslında burası üç bölümden oluşan dinlence ve eğlence bileşkesidir; birinci bölüm 8x32m. Ölçülerinde üstü örtülü olarak yapılan bölüm hamam, içinde termal su dolu havuz ile yan duvarları içine serpiştirilmiş masaj odaları sayesinde asillerin tam bir sefa alanıdır. İkinci bölüm; hamam kısmına açılan, törenlerin yapıldığı mermer avlu adıyla da tanınan, aslında günümüzde soğukluk denilen dinlence locaları ile çevrili, 15x33 m. boyutundaki iki katlı Gymnasium’dur. Üçüncü bölüm ise; Doğudaki 8000 m2’lik bir alanı kapsayan Palastra (antrenman alanı) ile kuzey ve güney duvarına bitişik, birbirlerine simetrik iki holden oluşmaktadır.
Birinci kat üzerindeki yazıtta, dönemin imparatoru Septimus Severus’un “bu yapıyı, oğulları Caracalla ve Geta ile karısı Julia Donna’ya adadığı” yazmaktadır. Burasının İS 211 yılında yapıldığını anılan yazıtla ilişkilendirebiliriz.
                                                         DÜNYANIN 3. SİNAGOGU BURADA 
Seferad Sinegogu/Sardes
Gymnasium’u arkanıza alarak Palastra yani antrenman alanına çıktığınızda sağ yan tarafınızda Sinagog’u göreceksiniz. Sinagogun yapım yılı İS 160 yıllarına dayalıdır ve Yahudi halklarının Anadolu’da ilk yerleşim yeridir. Büyük İskender’den sonra Babil’den getirilen 10.000 kişilik Yahudi aileleri buraya yerleştirilmiştir. 617 de Safavi’lerin Sardes ve sinagogu yakıp yıkmasından sonra o yıllarda “Sfarda” olarak da tanınan Sardes’i terk edip Avrupa, özellikle de İspanya’ya yerleşmişlerdir.
Seferad”lar aslında İspanya kökenli değil Sfarda kökenlilerdir. Türkiye’de yaşayanlar unutmuşlardır ama Amerika kıtasında yaşayanlar bilirler.
Salihli Odun Köftesi
Ankara-İzmir arasında yolculuk yapan dikkatli gözler Salihli’nin 8 km batısında yer alan Sart Beldesine yaklaşırken yolun güneyinde yer alan Sart tepesindeki Saray/Kale ve surları görebilirler. Kuzey tarafında ise ovaya yayılmış onlarca Tümülüs mezarları “Anadolu piramitlerini izleyebilirler. İşte bu topraklar dünyanın en zengin Kralı Karun’un yaşadığı topraklardır ve Lidya devletinin başkentidir.


Sardes Antik Kentini mutlaka gezmelisiniz. Tarihsel zenginlikleri bugün bile Salihli topraklarına yansımaktadır. Son bir hatırlatma eğer bu önemli antik kenti gezme onuruna erişirseniz Salihli’ye özel “Odun Köftesi”ni damak tadınızla tanıştırmadan dönmeyiniz.
Tüm gezileriniz rahat, ağzınızın tadı yerinde olsun.


             Mustafa UÇAR
Araştırmacı-Yazar SATURDER
       Salihli Turizm Derneği
     Yönetim Kurulu Başkanı
            0 555 715 72 41 


1 yorum: